Doğa tarihi, canlı organizmalar (hayvanlar, bitkiler ve mantarlar dahil), jeoloji, ekoloji, paleontoloji, iklim ve kozmoloji de dahil olmak üzere doğal dünyanın incelenmesidir. Bilimsel araştırma ile sınırlı değildir. Bilimsel yöntemler kullanılarak yapılan araştırmaları kapsarken, doğa tarihi terimi genellikle gözleme dayalı, daha az biçimsel incelemeleri de içerir.
Doğa tarihinin kökleri, antik çağlara kadar uzanır. Aristoteles ve Plinius%20the%20Elder gibi düşünürler, doğa üzerine gözlemler yapmış ve çeşitli sınıflandırmalar geliştirmişlerdir. Orta Çağ'da doğa tarihi, genellikle dini inançlarla iç içe geçmiş bir şekilde incelenmiştir.
Rönesans: Rönesans döneminde doğa tarihine olan ilgi yeniden canlanmış ve yeni keşifler yapılmıştır. Leonardo%20da%20Vinci gibi sanatçılar ve bilim insanları, doğayı detaylı bir şekilde incelemişlerdir.
Aydınlanma Çağı: Aydınlanma Çağı, doğa tarihinin bilimsel bir disiplin olarak gelişmesinde önemli bir rol oynamıştır. Carl%20Linnaeus'un taksonomik sınıflandırma sistemi ve Georges-Louis%20Leclerc%2C%20Comte%20de%20Buffon'un evrimsel düşünceleri, doğa tarihini şekillendiren önemli gelişmelerdir.
19. Yüzyıl: 19. yüzyıl, doğa tarihi alanında büyük ilerlemelerin kaydedildiği bir dönem olmuştur. Charles%20Darwin'in evrim teorisi, doğa tarihine devrimci bir bakış açısı getirmiştir. Aynı zamanda, Alfred%20Russel%20Wallace da evrim konusunda önemli çalışmalar yapmıştır.
20. ve 21. Yüzyıllar: Günümüzde doğa tarihi, modern bilimsel yöntemlerle desteklenen çok disiplinli bir alandır. Moleküler%20biyoloji, genetik ve bilişim gibi alanlardaki gelişmeler, doğa tarihine yeni perspektifler kazandırmıştır.
Doğa tarihi, geniş bir yelpazede farklı disiplinleri içerir:
Doğa tarihi müzeleri, doğal dünyanın çeşitli yönlerini sergileyen ve halkın eğitimine katkıda bulunan önemli kurumlardır. Bu müzelerde, fosiller, bitki ve hayvan örnekleri, mineraller, kayaçlar ve diğer doğal nesneler sergilenir. Ayrıca, bu müzeler genellikle araştırma merkezleri olarak da hizmet verirler. Önemli doğa tarihi müzeleri arasında Londra%20Doğa%20Tarihi%20Müzesi, New%20York%20Amerikan%20Doğa%20Tarihi%20Müzesi ve Paris%20Ulusal%20Doğa%20Tarihi%20Müzesi bulunmaktadır. Türkiye'de ise Ankara%20Doğa%20Tarihi%20Müzesi önemli bir örnektir.
Doğa tarihi, insanlığın doğal dünyayı anlamasına ve değer vermesine yardımcı olur. Çevre sorunlarına çözüm bulmak, biyoçeşitliliği korumak ve sürdürülebilir bir gelecek inşa etmek için doğa tarihine duyulan ihtiyaç giderek artmaktadır. Ayrıca, doğa tarihi, bilimsel merakı teşvik eder, eleştirel düşünmeyi geliştirir ve doğal dünyanın güzelliğini takdir etmeyi sağlar.